“Adım Kahraman”Bahar Yarıyılı açılış programımız olan ve yaklaşık 2.5 saat süren programa, Felsefe Bölümü 2.Sınıf Öğrencisi Ekrem Elmas’ın yazdığı
Ekrem Elmas’ın şiirini okumasının ardından program, Tarih Bölümü 4.Sınıf öğrencisi Ahmet Avcı’nın Geçmişten Günümüze Maraş isimli sunumunu anlatmasıyla devam etti. Maraş’ın Milli Mücadelede bir destan yazdığını kaydeden Avcı, “ TBMM tarafından Maraş’ta Milli Mücadele zamanında yararlılık gösterenlere Madalya verilmesi fikri ortaya çıktığında ve bu hususta Vali’nin fikri sorulduğunda, Maraş Vali’sinin: ” Maraş’ta tek bir fert yoktur ki, Milli Mücadeleye katılmamış olsun, canla başla mücadele etmiş olmasın, vatanın kurtuluşu milletin selameti için canını ortaya koymamış olsun. Bundan dolayı bu madalya tüm Maraş halkı nezdinde Maraş iline verilsin” sözlerini sarf ettiğini belirtti. Bunun üzerine Kahramanlık ünvanı Maraş iline verilerek 5 Nisan 1925 yılından itibaren Maraş, Kahramanmaraş ismini almıştır. Meşhur Edebiyatçımız Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Kahramanmaraş hakkında yazmış olduğu yazının bir kısmını aktaran Ahmet Avcı, sözlerine Maraş’la ilgili bir şiiri okuyarak son verdi.
Adım Kahraman
Gölgede inci, incide nûr, nûr içinde su
Gözümde yakamozlar, kurdum rüyana pusu
Lügate sordum seni, dedi o bende bir lâl
Dilime söz eyleme, ki lâl içinde bu hal
Eremedim manaya, kelimelerde telaş
İncindi istanbul, seyreyledim seni Maraş
Saklandı aklım bu seyirle, zihnim firari
Seni şahlanırken gördüm ey şanlı süvari
Ak yaşlar gördüm kara duvarda; ve mavi sis
Uyku değil bedenimdeki, lütfundan bir his
Nasıl bir sel ki bu ihtirasın, fakr-u fikir
Şükranımdır Rabb'e, sana sunduğum bu zikir
Bade-i aşkın içilmiştir gayrı meylimden
Akdettim en şuh neyleri nefesin feyzinden
Bu vakit nakşoldun sen Âhir'den ayet ayet
Nebi değilim, kızma okuyamazsam şayet
Gizeminle süzüldü, indi ruhuma kokun
Lisanım fakir kalıyor, gel kaleme dokun
Adın Maraş, mevsim mevsim ülkene akarsın
Takıp maziyi alnına, vecd ile coşarsın
Bir ovasın, tarihinde inancın kokusu
Ezelden ebede yok sende ölüm korkusu
Her yanında çeşme, su değil ruhundur akan
Âh ile yanar âhularına bir kez bakan
Kıvrım kıvrımdır Taşhan, Dulkadir'i duyarım
Duydukça tarihi, beni mukaddes sayarım
Gezinir kıyılarında Hitit, Roma, Asur
Düştü de hepsi, düşmedi Türk'ün diktiği sur
Dolaştıkça dolar gözlerim Uzunoluk'ta
Bekleme, ki anlatamam seni bir solukta
Anlatamam, bilirim ki ne desem beyhude
Sen ki Ashab-ı Kehf'sin ey Maraş, durma, Hû de
Çıldırsam da poyrazın gibi, seni unutmam
Bir sen olurum, Şeyh Adil'i üzgün uyutmam
Adın Maraş, dağ dağ ova ova içimdesin
Ben sana âşığım, varsın âlem deli desin
Adın Maraş, Adın Maraş şairler yurdusun
Bir dem ayrı kalmak mı senden, Allah korusun
Ey Dehr-i Küheylan, kansın damarlar içinde
Gezdim yedi düvel, eşin de yok benzerin de
Sütçüdür dedem. Ve yedi iklim aktır sütüm
Özümdür sözüm bilir tüm cihan tektir ünüm
Bir ün ki, uyandık rüyadan şubat sabahı
Zaferle şahlandık, imanla boğduk günahı
Çiğnetmedik, çiğnenmedi bir zerre namusum
Geceden firari, şafakla yandı kabusum
Bir kabus ki, ülkemin her köşesinde işgal
Bu işgalle kuruyordu sanki ülkem dal dal
Bu haldeyken memleket, Maraş'a cihat indi
Bir ruhta birleşti Türk ruhları; ve seslendi
"Uludur yıkılmaz Allah'a yükselen çınar
Ey Maraş, sende istiklalin istidadı var"
Ermeni'nin Fransız'ın dil uzattığı ar ya
Olur mu sandın ey arsız, beni sana parya
Hava soğuk, gökyüzünde küme küme bulut
Her yürek bir dünya ve bütün dünyada sükut
Ve işte Maraş Ulu Cami'de, dursun zaman
Hutbede bir kartaldı, konuştu hocam Rıdvan
"Cuma tek edilmez, bayrağa koşmak müstesna
Çek git, çek git ey kafir, yerin yok bu Maraşta"
Ne mavzer korkuttu beni ne de makber, ancak;
Saçlarım kanıyordu, kalemde başka sancak
Bu kanla yürüdü dağlar durdukları yerde
Ölüm oldum Garb'ın hayaline perde perde
Her yürek bir dünya; kadın çocuk genç ihtiyar
Dünyalar tek yürek, şaha kalkıyordu diyar
Bir Senem Ayşe'm sürü sürü çakala bedel
"Dokunmasın Ya Rab" dedi "bana bir mahrem el
"Bu vaziyet düştüğüm hallerin en zoruydu
Sütçü İmam bayrağı mukaddesle korudu
Muallim Hayrullah'ta kalem kılıçtı bize
Alevleniyordu zafer Çakmakçı Sait'le
Kurşun yemiş Mıllış Nuri, esir mi düşecek
Ölüm ne ki bu şehidime tesir edecek
Maraşlım diyordu ya; ruhlarda bayraklaşmak
Esir olmadım, yaktım kendimi çakmak çakmak
Ey sefil-ü şayan asker, vermem sana aman
Kanımla yazarım tarihe, adım kahraman
Sözümdür özüm Adım Kahraman Adım Maraş
Durma karşımda ey bedbaht, git denginle uğraş
Mazinin sultan tacını giyen benim atam
Tac uykusuna ay yıldız altında ben yatam
Ben ki, ben ki iklim iklim şanlıyım, ben Türk'üm
Dalgalanır gökte al bayrağım, dinmez türküm
Sözler sana yetmez, sözlere madalyan yeter
Ulusun Ey Maraş, nesline bu iman yeter
Şiir: Ekrem Elmas
Program, Şiir okunması ve yapılan sunumun akabinde Maraş’ın düşman işgalinden kurtuluşunu konu eden ‘‘Sahibini Arayan Madalya” isimli filmin gösterimi ile son buldu.
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...