SÜLEYMANİYE'DEKİ MEZAR TAŞI NE SÖYLÜYOR?

Ey za'ir şu taşın altında yatan genç
Kızların en pak ve afif ve en zeki
Ve en güzellerinden biriydi heyhat
Ecel onu on yedi yaşında şu gördüğün
Toprağa serdi yegane emeli olduğu
Ailesinin kalbgahından mevtin
Henüz pek taze iken kopardığı bu nadide
Çiçek nur-ı zeka ve malumat ile mümtaz
Hüsn-i ahlak ve namusa mücessem misal
idi ruh-i masumun için Fatiha
Fi 13 Kanun-i Sani sene 1325 (26 Ocak 1910) 

Yevm-i Çarşamba ibareleri yazılıdır.


Doç.Dr.Ali Rıza Özcan, İstanbul'un 100 Mezar Taşı isimli kitabının 141-142. sayfalarında bu anlamlı mezar için şu ifadelerde bulunmaktadır.

"Süleymaniye Camii haziresinde, caminin mihrap kısmı önünde, hazireye girişte soldaki ağacın altında bulunan mezarlar içerisinde tasarımıyla en dikkat çeken mezarlardan birisidir. Yüksek bir kaide üzerine altı sütunun taşıdığı ve sanduka kısmını fiyonklarla birbirine bağlanmış çiçeklerin sardığı mermer lahtin üstünde üstünavi baş taşı ve ayak taşı şahideleri bulunmaktadır. Baş taşı silindir gövdenin üzerine örtülmüş bir duvak şeklindedir. Kumaş kıvrımları o kadar ustaca işlenmiştir ki, kumaş taşın üstüne örtülmüş ve sonra taşlanmış gibidir. Bunun hemen altında ise, üç adet gülle fiyonk yapılmış, iki ucu aşağı sarkan kalın bir kurdela göze çarpar.Ayak taşı üzerinde bulunan kırılmış gül dalı ise gül fidanı gibi genç yaşta vefat eden Fatma Müşerref Hanım'a işaret etmektedir.


Mezarın ayak taşı tarafındaki kaide üzerinde mezar ustasının adı yazılıdır. P.C.Pascalidi adlı Rum bir usta tarafından yapılan mezar, usta imzası taşıması açısından da önem arz etmektedir."

Bizim anlayışımızda her kadın bir gonca güldür ve her kadının vefatı o gonca gülün kırılmasıdır. Hülasa mezar taşlarında ne hikayeler, ne semboller gizli. medeni,yetimizi keşfe var mısınız...