İbrahim AKKURT

Lisans ve Yüksek Lisansını İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü’nde tamamladı. Kapadokya Üniversitesi Turist Rehberliği bölümlerinden mezun oldu Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Tarih Bölümünde Doktora eğitimine devam etmektedir. Marmara Üniversitesi ve Medipol Üniversitesi’nde Öğretim Görevlisi olarak dersler vermektedir. “Fatih Tarih Envanteri”, “Çanakkalepedia”, “Keşf-i İstanbul Gezileri”, “İstanbul'un Tarihi Mezarlıkları, Hazire, Kabir ve Türbelerinin Envanter Projesi”, “Yürü Keşfet İstanbul Projesi” lokasyon tabanlı Tarih, Kültür ve Turizm uygulaması, “Osmanlı Kültürel Mirası İzinde Medeniyetimize Yolculuk” Projesi, “İstanbul Tekkeleri Envanter Projesi”, “Zeytinburnu İlçesi’nin Tarihi Mekanlarının Tanıtım Tabelalarının Hazırlanması Projesi”, “Kültür Bakanlığı Tarihi Yarımada İmar Planı” Projelerinde “Tarihçi, Danışman ve Yazar” olarak görev almıştır. "İstanbul Tarih" ve "Tarihçe" Dergileri ile www.istanbultarih.com isimli internet sitesinin İmtiyaz Sahibi ve yazarıdır. “Fetvanın Gücü - Şeyhülislam Hasan Hayrullah Efendi”, “İstanbul'un 100 Sultan İkinci Abdülhamid Han Eseri", “Bakıp da Göremediklerimizle İstanbul” ,"Veziriâzam Davud Paşa ve Külliyesi", "Geçmişten Günümüze Bahçelievler" isimlerinde beş kitabı bulunmaktadır. TV ve Radyo programlarının yanı sıra, tarih alanında farklı konularda yurtiçinde ve yurtdışında seminerler vermekte, Bölgesel-tematik içerikli gezilerde rehberlik yapmakta, Tarih alanında projelerde danışmanlık hizmeti vermektedir. Akkurt, 33 ülke ve 130'a yakın şehirde tarih-kültür-medeniyet anlamında gezi ve incelemelerde bulunmuştur.

Kitabesinde İslam Halifesine Teşekkür Yazılı Kilise

İstiklal Caddesi üzerinde Galatasaray’dan Tünel’e doğru giderken sol tarafta bulunan Santa Maria Draperis Kilisesi'ni İstiklal Caddesinde gezen herkes bir şekilde görmüştür. Ancak kitabesindeki tarihi ayrıntı, fark edenlerin tarihiyle ve ecdadıyla gurur duyacağı türden.

2 Şubat 2017 23:46
A
a

İstanbul... Her semtinde, her köşesinde farklı bir tarihi ve ilginç hikayeleri barındıran şehir. Doğu Roma 'dan Bizans'a, Osmanlı'dan Cumhuriyet'e zengin bir tarihe sahip olan şehrimizin en nadide yerlerinden birisi de hiç şüphesiz ki Taksim Bölgesi... Galata Kulesi, tünel, nostaljik tramway, konsolosluklar, tarihi hanlar, kiliseler, pasajlar, İstanbul'un ilk mevlevihanesi olan Galata Mevlevihanesi, Sultan İkinci Bayezid yâdigarı Galata Sarayı Lisesi ile birbirinden zengin tarihi eserler İstiklal Caddesi'ni değerli kılmakta.



İstiklal Caddesi'nin kıymete haiz yapılarından birisi de Fransisken tarikatına bağlı Santa Maria Draperis Kilisesi. Kilisenin Sirkeci’den başlayıp, Galata’ya oradan Beyoğlu’na uzanan ilginç bir hikayesi vardır...



Kilisenin bağlı bulunduğu tarikatın kurucusu Françesko, eğlence düşkünü zengin bir genç olup,  katıldığı bir savaşta düşmanın eline esir olur ve yaklaşık bir yıl kadar esaret hayatı yaşar. Yaşadığı bu esaret sonrasında bütün hayat felsefesi değişir. Bu eğlence düşkünü ve zengin genç, fakirlikte ilahi bir adalet arayan, keşiş hayatına övgüler  düzen birisi haline gelmiştir. Hz. İsa'nın yoksul olduğunu ve onun yolundan ilerlemeyi insanlara öğütlemektedir. 1200'lü yılların başında 20 yaşlarındaki Françesko'nun bu akımıyla Françesko'yu takip edenler anlamına gelen "Fransisken Tarikatı" ortaya çıkar. Fransiskenler yoksulluğu yüceltirler. Çünkü gerçek bir Hristiyan, tıpkı Hz. İsa gibi her türlü maddi değerden yoksun olarak yaşamalıdır. Ve insanlar günahlarından arındırılmaya çağrılmalıdırlar. Bunun içinde gezgindirler, devamlı seyahat ederler.



Fransisken Tarikatına bağlı olarak yapılan Santa Maria Draperis Kilisesi'nin tarihi de Fransisken tarikatının tarihine epeyce benzemektedir. Frensiskenlerin 1453’te Sirkeci’de “Santa Maria” adlı bir kiliseleri vardı. Sonraları Galata’ya taşınan kilise 1584 yılındaki Galata yangınında kül olur. Tarikatın mensubu olan Madam Draperis, kilisenin yeniden inşa edilmesi için arsasını bağışlar ve  Madam Draperis’in de adının eklemlenmesiyle 1590’lı yıllarda Santa Maria Draperis Kilisesi ismiyle yeniden açılır. Ahşaptan yapılan klise, 1660 ve 1678’deki Galata yangınlarında zarar görür ve artık kilise için Galata dışında bir başka yer bakılır. İlk önce Pera'ya yapılan kilise çıkan yangın sonucu harap olunca, 1769 yılında günümüzde bulunduğu yere kargir olarak inşa edilir. 1871 yılında yanan kilise, onarıldıktan sonra Avusturya-Macaristan elçiliği tarafından kullanılmıştır. 1904 yılında Sultan İkinci Abdülhamid'in verdiği izinle, İtalyan Mimar Guglielmo Semprini tarafından bugünkü kilise yapılır.

 

Santa Maria Draperis Kilisesi'ni bizim için önemli ve özellikli kılan husus ise girişinde bulunan yapım kitabesi. 1904 tarihli kitabede Müslümanların halifesi 34. Osmanlı padişahı Sultan İkinci Abdülhamid Han'a ve dönemin İstanbul Belediye Başkanı Rıdvan Paşa'ya kilise yapımı esnasında sağlamış oldukları kolaylıklardan ötürü teşekkür edilmektedir. Hristiyanların önderi Papa'nın ismi herhangi bir camii kitabesinde yazılı mıdır bilinmez ama İslam halifesinin ismi Taksim'deki kilise kitabesinde arz-ı endam etmektedir.

"Hüner bir şehir bünyâd etmektir, reaya kalbini abad etmektir" diyen Fatih Sultan Mehmed'e, onun izini sürdürüp müslim-gayrimüslim bütün milletinin gönlünü fetheden ve bizlere muhteşem bir miras bırakan Cennetmekan Sultan İkinci Abdülhamid Han'a selam olsun...

1000
icon
Ozan Kemal Çullu 29 Nisan 2022 05:54

Bizans imparatoru olarak görüyorlardi. Kitabede öyle yaziyor Hristiyanlar son din kendilerinin olduğuna inanirlar

0 1 Cevap Yaz
ümit 18 Nisan 2022 19:38

Kitabede neden Bizans 2. abdul hamid hanı yazıyor. Hiç sorguladınız mı? Neden osmanlı hanı değilde bizans hanı olarak vurgulanmıştır. Bildiğimiz tarih gerçekte ne kadar doğrudur?

0 1 Cevap Yaz
duyurular DUYURULAR
editörün seçtikleri EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
hava durumu HAVA DURUMU
anket ANKET

arşiv HABER ARŞİVİ
linkler LİNKLER
Bu haber ilginizi çekebilir! Kapat

İstanbul'dan Dünya'ya Tarih'in İzinde